Isı pompaları; Yoğusturucu (Kondenser), Genişleme Valfi, Buharlaştırıcı (Evaporatör) ve Kompresör olmak üzere dört ana bölümden oluşur. Isı pompaları, kapalı devrelerinde R410A /R134A gibi soğutucu akışkanlar da denilen özel kimyasal gazları kullanılır. Buharlaştırıcı içinden geçen soğutucu akışkan etrafındaki ortamdan gerekli ısıyı çekerek buharlaşır ve buharlaşan bu soğutucu akışkan kompresör vasıtasıyla yoğuşturucuya basılır. Yoğuşturucu da kızgın buhar halindeki soğutucu akışkan etrafındaki ortama ısı vermek suretiyle yoğunlaşarak doymuş sıvı haline gelir. Yoğuşturucudan çıkan yüksek basınç ve sıcaklığa ulaşmış soğutucu sıvı akışkan kılcal borulardan veya genleşme valfinden geçerek basınç ve sıcaklığı düşürülerek tekrar buharlaştırılır. Böylelikle ısı pompası çevrimi tamamlanmış olur. IMMERGAS Isı Pompaları, Kış aylarında -20 °C ve yaz aylarında +46 °C gibi çok geniş bir dış hava sıcaklık aralığında çalışabilme özelliğine sahiptir.
Immergas Havadan/Suya Isı Pompaları, Havada bulunan ısı enerjisini alarak evimizin içinde dolaşan tesisat suyuna aktaran cihazlardır. Isı pompası enerji aldığı kaynağı ısıtma konumunda çalışırken soğutur, soğutma yaparken ise ısıtır. Yapılan işlem gazın faz değişimi ile enerji alma ve bu enerjiyi taşıma işlemidir. Bu taşıma ve faz değişimi sırasında düşük miktarda elektrik enerjisi harcanmaktadır. Harcanan 1 kW elektrik enerjisine karşılık alınan toplam ısı enerjisi 4.49 kW ve daha yüksek oranlara çıkabilmektedir. Isı pompası sistemleri, prensip olarak ihtiyaç duyulan ısı enerjisinin %75’ini doğada depolanmış güneş enerjisinden yani havadan, %25’ ini ise elektrik enerjisini kullanarak karşılar. immergas Audax 6 serisinde, %22 (1kW) elektrik kullanımına karşın, ihtiyaç duyulan enerjinin %78 (3,49kW) havadan karşılanır. Havada bulunan ısı enerjisi ücretsiz, yenilenebilir ve güneşe bağlı tükenmez enerji kaynağıdır.
Isı pompaları doğada bulunan sonsuz enerji kaynağını evimizin içerisinde kullanmamızı sağlayan ileri teknoloji ürünleridir. Enerji tüketimini % 75-80’e varan oranlarda düşürür. Çok yüksek oranlarda tasarruf yapmamızı sağlar. Ödediğimiz kurulum maliyetini birkaç yıl içinde geri kazandırır. Sera gazı emisyonlarını azaltarak küresel ısınmayı önler. Enerji temini konusunda dışa bağımlılığı azaltır. 3 Farklı işlem İçin Tek Cihaz! Isı pompaları kışın ıstma amaçlı kullanılabildikleri gibi yazın ise serinletme amacıyla kullanılabilirler. Ayrıca bir boyler bağlantısı ile sıcak kullanım suyunu da üretebilirler.
Isıtma ve Soğutma sistemlerinde toplam enerji ihtiyacını birbirinden farklı enerji kaynaklarını kullanarak yöneten entegre sistemlere Hibrit sitemler denilmektedir. Yenilenebilir temiz enerji kaynaklarını kullanımına öncelik tanıyan hibrit sistemler, sadece ihtiyaç halinde doğalgaz veya elektrikli ısıtma sistemlerini devreye sokar. Gereken toplam enerjinin çok büyük bir kısmını havada bulunan ısı enerjisinden karşılar. Hibrit yazılımı sayesinde ısı pompasından, yoğuşmalı kombiden, fotovoltaik panelden, solar panelden gelen enerjileri ekonomiklik durumuna göre anlık olarak değerlendirip sürekli olarak en verimli olanını kullanmamızı sağlar. Böylece enerji tasarrufu daima maksimum seviyede tutulur.
IMMERGAS havadan suya hibrit ısı pompası; bir tam yoğuşmalı kombi, bir havadan/ suya split tip ısı pompası ile son derece gelişmiş hibrit elektronik kontrol panelinin bir kasa içinde entegrasyonundan meydana gelen sistemlerdir. Hava ve güneş kaynaklı yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını destekleyerek yıllık %88’lere varan oranlarda yakıt tasarrufunu garanti eden sistemlerdir. Bir dairenin ısıtma, soğutma ve sıcak kullanım suyu üretiminin tek bir merkezden yapılmasına ve yönetilmesine olanak tanır. Ev ve işyerleri için en ideal en verimli ve en ekonomik ısıtma / soğutma / sıcak kullanım suyu çözümlerini bir arada sunar. Sadece bir kombi kadar hacim kaplar. Kompakt boyutları sayesinde az yer kaplar, kolay kurulum imkanı sunar.
IMMERGAS havadan suya hibrit ısı pompası sistemleri; Isıtma, sıcak su ve soğutma işlemini öncelikle hava, termal güneş enerjisi sistemleri ve elektrik üreten fotovoltaik paneller gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak yapar. Daha sonra gerektiğinde örneğin çok soğuk bölgelerde sistem içinde hazır bulunan Doğalgaz veya LPG ile çalışabilen tam yoğuşmalı kombi ile ısıtma sistemini takviye eder. Böylece tek bir noktadan yönetim ve kontrol işlemini yaparak her türlü tesisat ve dış hava şartlarına mükemmel entegrasyon ve yakıt tasarrufu sağlar. Sıcak kullanım suyu üretirken aynı anda soğutma işlemini de birlikte yapabilir. Birden çok banyosu bulunan büyük mekanlar için boyler kullanımına olanak tanıyarak sistem çözümleri sunar.
Eko – tasarım; bir ürünün henüz tasarlanma aşamasından başlayarak tüm aşamalarının çevreye daha duyarlı bir şekilde tasarlanmasını içeren bir yaklaşımdır. Ürünlerin doğaya daha duyarlı olması, sınırlı kaynakların en etkin şekilde kullanılması ve korunmasını, geri dönüşümün teşvik edilmesini kapsar. ErP/Eko – tasarım kriterleri, üreticilerin ürettikleri ürünlerinin enerji tüketimlerini azaltmalarını gerektirir. Yeni Avrupa Birliği direktifleri olan; ErP – Eco Design “Enerji İlgili Ürünler Direktifi” (2009/125/EC) ELD – “Enerji Etiketleme Direktifi” (2010/30/EC) 2015 yılında Avrupa’ da yürürlüğe girmiş olup, tüm enerji tüketen cihazlarda; çok hassas tasarım kurallarını, ekolojik (çevre ile uyumlu) ürünlerin imalatını, düşük enerji tüketimini, yüksek sezonluk verim değerlerini, düşük baca gazı emisyonlarını ve beyaz eşyalardaki gibi kolay anlaşılır bir renkli “enerji etiketi” kullanılmasını zorunlu hale getirmiştir. Amaç 2020 yılına kadar ünlü 20-20-20’ ye ulaşmaktır. • Enerji kullanan ürünlerin verimliliğini %20 Artırmak • Yenilenebilir Enerji Kullanımını %20 Artırmak • Atmosferdeki (CO2) karbondioksit emisyonunu %20 Azaltmak ELD (Energy Labelling Directive) – Enerji Etiketleme Direktifi Avrupa Birliği’ nin yeni enerji etiketleme sistemi, tüketicinin her bir ürünün çevresel uyumluluk seviyesini bir bakışta görebilmesi için yeni enerji etiketleme sistemini zorunlu kılmıştır. Enerji Etiketleme Direktifi (2010/30/CE), her ürünün ErP Direktifine göre bir etikete sahip olmasını vurgulayarak, yalnızca enerji verimlilik sınıfının değil aynı zamanda gürültü seviyesi ve güç tüketimi gibi diğer performans faktörlerinin de yazılmasını gerekli kılar.
Immergas Yoğuşmalı Kombiler; özel tasarlanmış ısı eşanjörü sayesinde, yanma sonucu ortaya çıkan ve konvansiyonel kombilerde kullanılmadan bacadan dışarıya atılan atık gaz içerisindeki yüksek sıcaklıktaki su buharını daha soğuk olan tesisat dönüş suyu ile karşılaştırır. Buhar halinde bulunan su sıvı hale dönüşürken içindeki gizli ısı emilir ve tesisat suyuna aktarılır. Çok yüksek verim ve tasarruf sağlanmış olur.
Immergas Premix brülörlü yanma sistemi; modülasyonlu fan ve özel tasarımlı brülör sayesinde yanma havası ve gaz en ideal oranlarda önceden karıştırılarak yanma odasına gönderilir. En ideal yanma sonucunda yakıtın tamamı yakılır. Yüksek yanma verimine, düşük baca gazı emisyon değerlerine ulaşır. Konvansiyonel kombilere oranla Immergas Yoğuşmalı kombiler yüksek sıcaklıkla çalışan sistemlerde dahi (80/60°C) premix (ön karışım) özelliğinden dolayı yanma verimi hiç bozulmadan %98’e varan yüksek verimlere ulaşır. Yoğuşma yapmasa bile eski kombilere oranla %6 ile %10 arasında yakıt tasarrufunu garanti eder. Yoğuşma özelliğinin de devreye girmesi ile tüm ısıtma sezonunda %108 – %109’a varan yüksek verimli ve tasarruflu işletim sağlanır. Immergas Yoğuşmalı Kombiler; ideal karışımlı – premix – tam yanma özelliği nedeniyle küçük büyük tüm tesisat tiplerinde ve cihaz dönüşümlerinde rahatlıkla kullanılabilir.

Lorem Ipsum has been the industry’s standard dummy text ever since the 1500s, when an unknown printer took a galley of type and scrambled it to make a type specimen book. It has survived not only five centuries, but also the leap into electronic typesetting, remaining essentially unchanged. It has survived not only five centuries

Lorem Ipsum has been the industry’s standard dummy text ever since the 1500s, when an unknown printer took a galley of type and scrambled it to make a type specimen book. It has survived not only five centuries, but also the leap into electronic typesetting, remaining essentially unchanged. It has survived not only five centuries